Sosyal Medya ve Güvenlik Hakkında 4 Önemli İpucu

Sosyal Medya

Sosyal Medya Ve Güvenlik

Sosyal medya ve dijital ağlar hayatımızın uzunca bir süredir yadsınamaz bir parçası. Hayatlarımızın büyük bir bölümünü ayırdığımız, bize evimizde rahat koltuğumuzdan tüm dünyaya ulaşabilme olanağı sağlayan bu platformlar gündelik akışı kolaylaştırırken aynı zamanda bize keyifli zamanlar geçirmemizde ya da işletmemizi ileriye taşımamızda yardımcı oluyor.

Elbette faydalarından bahsetmeye kalksak üzerine kitap yazabileceğimiz bu konuyu o kadar uzatmaya niyetimiz yok. Bu yazıda iki soru üzerinde duracağız; Sosyal platformlar ne kadar güvenli? Bu platformlarda güvenliğimizi nasıl Maksimize Ederiz?

Sosyal Medya Hesaplarımızın Güvenliğini Nasıl Maksimize Ederiz?

Sosyal medya hesaplarımızın açılışı ve sonrasında izleyeceğimiz bazı adımlar bize maksimum güvenliği sunacaktır. Aşağıdaki 4 temel ipucunu takip ederek bunu siz de başarabilirsiniz;

1- Henüz hesaplarımızı oluştururken belirlediğimiz şiflerler kesinlikle tahmin edilemez olmalıdır. Örneğin doğum tarihi, telefon numarası, yaşadığımız yer ya da memleketimizin adı, plakası gibi şifreler güvenlik açısından oldukça yetersiz ve kullanılmaması gereken şifrelerdir.

2- Sosyal medya hesaplarından güçlü şifrelerden sonra kullanılacak bir diğer koruma duvarı, 2 faktörlü doğrulamayı kullanmaktır. 2 Faktörlü doğrulama, hesaplarınıza giriş yaptıktan sonra girmeniz gereken sürekli değişen koddur. 2 Faktörlü doğrulamayı kurmak için genelde telefonlar kullanılır, hesabınıza giriş yaptıktan sonra ilgili platformdan kısa mesaj aracılığı ile telefonunuza bir kod iletilir ve bunu girmeniz gerekmektedir. Tabiki 2 Faktörlü doğrulamada da güvenliği maksimize edebiliriz. Bu konuda önerimiz Google Authenticator gibi, hackerlar tarafından ulaşılması daha zor kod üretim araçlarıdır.

3- Şifrelerinizi ulaşılması zor yerlerde saklayın. Bulut tabanlı şifre yönetim servislerinden bugün bolca bahsedeceğiz. Günümüzde pek çok hesap yönetiyoruz ve farklı şifreler kullanmanın daha güvenli olduğunu biliyoruz, ancak bu kadar çok şifreyi hatırlamak elbette güç olabiliyor. Tam olarak bu noktada yardımımıza LastPass gibi şifrelerimizi bulut tabanlı bir sunucuda saklayarak istediğimiz zaman bu şifrelere ulaşmamızı sağlayan eklenti ve uygulamalar koşuyor.

4- Son başlığımız yazımızda çok kez söyleyeceğimiz ve aslında en önemli konuyu içeriyor, güvenilir olmayan hiç bir hesap ya da içerik ile bağlantı kurmayın. Bizi kandırmaya, yemlemeye yönelik çok fazla kötü niyetli düşünce dijital platformlarda bulunmakta. Hesaplarımıza gelen mesajların içinde ya da sosyal mecralarda gezinirken gördüğümüz güzel cümlelerle süslenmiş, cezbedici fakat güvenilir olmayan hiç bir bağlantıya tıklamamalı, dokunmamalı kısacası hiçbir şekilde iletişime geçmemeliyiz.

Hepimizin Kullandığı Kişisel Sosyal Medya Nedir?

Dijitalde Yaşanan Hayatlar… Kişisel Sosyal Medyamızda Ne Kadar güvendeyiz?

Günümüzde sosyal medya adeta kimliğimizi oluşturuyor ve neredeyse hayat tarzımızı belirleyecek kadar büyük bir yer kaplıyor. Sosyal medya, yavaş yavaş alışıla geldiğimiz sosyal hayatın yerini almaya başlamış durumda. Bir çoğumuz günün çok uzun bir zamanını telefona gömülüp geçirdiğimizi inkar edemez herhalde 🙂

Başlangıçta bu platformlar eski dostlarımızı bulmak, uzakta yaşayan sevdiklerimiz ile irtibat içerisinde olmak için kullanılırken; günümüzde çoğunlukla yeni insanlar tanımak ve kendimizi onlara tanıtmak için kullanılıyor. Hatta öyle bir hal aldı ki sosyal medya, kimliklerimizi ve hayat tarzımızı etkileyecek seviyede!

Yerine göre hayatımızı kolaylaştıran, bizlere daha keyifli, eğlenceli bir hayat sunan ve koca dünyayı telefon, tablet ya da bilgisayarımızın içine sığdıran sosyal medya yanlış ve tedbirsiz kullanıldığında ise başımıza gelebilecekler ne yazık ki çok karanlık bir senaryoya dönüşebiliyor…

Firmalar Ve Kurumlar İçin Sosyal Medyanın Yeri

Bilinirlik Her Şeydir..!

Tarihin en tozlu sayfalarına göz gezdirdiğimizde her devirde kesinlikle gözümüze çarpacak bir kaç şey vardır. Bunlardan birisi hepimizin aklına gelecek olan yaşam, yeme, içme, barınma yani hayatta kalma savaşıdır. İnsanlar için her zaman önemli olan bu amaç, birlik olarak hareket eden her türlü kurum, kuruluş, dernek, şirket vb. için de önemli olmuştur.

Ben bu yazıda saydıklarımın hepsinden kurum olarak bahsedeceğim. Ürün satışı, hizmet tanıtımı gibi ticari amacı olan faaliyetler, öncelikli amacı kar elde etmek olan kurumların kendilerini ve hizmetlerini sunacakları kitleye ne kadar iyi tanıtabildikleri ve ne kadar iyi bir intiba bırakabildikleriyle alakalıdır. Reklamcılığın tarihine girip sizi sıkmak ve konunun dışına çıkmak istemiyorum ancak konumuzla alakalı ufak bir bağ kuracak olursak, kurum için kendini ve ürünlerini ne kadar iyi pazarladığı, marka bilinirliği sonucunda ulaşılan potansiyel müşteri kitlesi açısından elde edeceği gelire ve uzun bir kurum yaşamına pozitif etki edecektir.

Geçmişte bilinirlik için türlü reklam stratejileri belirleyen kurumlar teknoloji ve şartların gelişmemesinden dolayı yerel müşterileriyle yetinmek zorunda kalıyordu. Bugün ise teknoloji, internet ve bunların bir getirisi olan sosyal medyayı doğru kullanmak şartı ile çok büyük kitlelere hitap edip ürünlerini ya da hizmetlerini tüm insanlığa rahatlıkla sunabilen firmaları elbet hepimiz görüyoruz, belki biraz klişe olacak ama dünyanın her türlü nimeti artık bir tık uzağımızda.

Şimdi sizden şehrinizin en işlek caddesinde bir dükkanınız olduğunu düşünmenizi istiyorum. Bütün gözler sizin üzerinizde, insanlar ürünlerinize ulaşabilmek için kuyrukta saatlerini geçiriyor. Gece dükkanınızı kapatıp evinize geçecek ve dinleneceksiniz ancak başta söylediğim gibi bu şehirde bütün gözler sizin üzerinizde, sadece iyi olanlar değil… Dükkandan tüm önlemleri alıp güvenlik sistemlerinizi aktif edecek ve gönül rahatlığıyla çıkacaksınız elbette. Şimdi diğer açıdan da bir bakalım. Dükkanınıza ait gelişen dünyaya ayak uydurmak için bir e-ticaret sitesi ve bu siteye bağlı sosyal medya hesapları oluşturdunuz. Peki sizce güvenlik konusunda işletmenize ait e-ticaret sitenizin  dükkanınızdan bir farkı var mı?

Cebimizde Taşıdığımız Dünyaya Açılan Bir Kapı mı? Bizi Dünyanın Kötülüklerine Karşı Savunmasız Bırakan Bir Düşman mı?

Bağışıklık Sistemimiz Bizi Hastalıklardan Korur!

Sosyal medya ve dijital platformlar şimdiye kadar bahsettiğimiz gibi insanlarla aramızdaki mesafeler, dil, din, ırk gibi farklı parametrelerin ortadan kalkarak tüm dünyaya ulaşabilmeyi kolaylaştıran engin bir deniz ve büyük bir fırsat topluluğudur. Ancak akıllara gelen karanlık bir kısım daha var elbet; Bu harika fırsat ne kadar güvenli?

İnternet ve sosyal ağların bize ilgi çekici gelmesinin yegane sebebi bize verdiği özgürlük hissidir ki, bilgiye bu kadar çabuk ulaşabilmenin rahatlık ve özgürlük hissi paha biçilemez. Ancak düşüneceğimiz diğer bakış açısı internet ve sosyal ağlar manipülasyon, baskı kurmak ve insanların her hareketini izlemek, gözlemlemek için kötü niyetli insanlarca kullanılan bir fayda merkezi olabilir mi? Buna cevabımız; Ne kadar bilinçli ve dikkatli olursak o kadar özgür ve güvendeyiz olacak.

Sosyal Medya Ve Dijital Platformlarda Karşılaşabileceğimiz Başlıca Tehlikeler

Dolandırıcılar, Hırsızlar Ve Tekinsiz Yabancılar.

Evet dijital ağlar ve sosyal medya tehlikeli olma potansiyeline sahip yerler ancak başta söylediğimiz gibi bizi hastalıklardan koruyan bağışıklık sistemimizdir. Bu konuda bağışıklık sistemimiz; dikkatli ve güvenli hareket etmek olacak. Özellikle kişisel sosyal medya hesaplarımızda(Facebook, İnstagram, Twitter, vb.) gizlilik açısından hiç tanımadığımız insanlarla çok yakın ilişkiler içerisinde olmamak bizim için faydalı olacaktır gerekirse hesaplarımızı gizli kullanıp çevremizle iletişim içerisinde bulunabiliriz. Gizli hesap kullanımı internet alemi ile bağımızı kesmekten ziyade yabancı ve tehlikeli hesaplardan korunmamıza yardımcı olacaktır.

Bedava Peynir Fare Kapanında Bulunur..!

Hesaplarımızı ele geçirmek ve kendi amaçlarınca kullanmak bu tarz kötü niyetli insanların esas amacıdır ve bunun için çeşitli yöntemleri vardır. Balık tutmayı bilmiyor olabiliriz ancak mantık çok basit ve bunu hepimiz biliyoruz, oltanın ucuna göz alıcı güzellikte bir yem tak ve avının yeme takılmasını bekle. Bahsettiğim avlanma tekniği ne yazık ki dijital platformlarda da en çok kullanılan; literatürde Yemleme Tekniği olarak geçen tekniktir. Hiç bir şeyden habersiz günlük hayatınıza devam ederken sosyal medya hesaplarınız veya mail adresiniz üzerinden daha önce karşılaşmadığınız, garip ancak süslenmiş ve cezbedici cümlelerle dolu, güvenilir olmayan bir link ile karşılaştınız ve o anlık merak ile boş bulunarak linke tıkladınız… Artık yemin kendisi sizsiniz ve hesaplarınız kötü ellere geçti demektir.

Bu tarz kötü senaryolarla karşılaşmamak için her daim dikkatli ve dışarıdan gelecek bağlantılara ön yargılı yaklaşmanız önerilir. Bazen kendimizle ilgili farkında bile olmadan çok fazla veriyi sosyal medya hesaplarımızla paylaşıyoruz, bizim için bu kadar önemli verileri aynı özen ve dikkatle korumak zorundayız. Aksi takdirde başınıza düşündüğünüzden çok daha büyük dertler açılabilir…

Kapılarımızı Kilitlediğimizde Kendimizi Güvende Ve Rahat Hissederiz

Sosyal Medya Ve Dijital Platformlarımızın Kilit Anahtarı; Şifreler- Parolalar

Nasıl ki her ev ya da ticari işletmenin kendimizi, sevdiklerimizi veya ürünlerimizi güvende hissettirecek bir kapısı ve kilidi varsa sosyal medya ve her türlü dijital platformda aynı görevi o platforma özel belirlediğimiz şifreler yerine getirir. Şifreler, sahip olduğumuz ve dışarıdaki tüm tehditleri hesaplarımızdan uzak tutmaya yarayan ve bizleri güvende tutan birer kapı anahtarıdır esasında.

Peki sorduğunuzu duyar gibiyim; O kadar çok hesabım var ki hepsine ayrı şifre oluşturmak ve hatırlamak imkansız, bütün şifrelerim aynı olsa sıkıntı yaşar mıyım? Bu sorunun çok basit bir cevabı var; elbette yaşarsınız. Şimdi düşünün ailenizle yaşadığınız harika bir kışlık, tatillerinizi geçirdiğiniz doğayla iç içe çok keyifli anılar biriktirdiğiniz bir yazlığınız, senelerdir hayalini kurduğunuz ve geçen aylarda sahip olduğunuz jilet gibi bir arabanız ve tüm bunlara sahip olmanızı sağlayan güzel bir işletmeniz var. Hepsinin anahtarının aynı olduğunu ve kötü niyetli insanlara çaldırdığınızı düşünün eyvah ki ne eyvah…

Yani bu sorunun cevabı evet bütün şifrelerimiz farklı ve özgün olmalı, ancak gerçekten o kadar çok platform kullanıyoruz ki şifreleri aklımızda tutmak oldukça güç olabiliyor. Bu duruma karşı önerilebilecek, unutulmaya ya da herhangi bir çalınma riskine karşı olarak kullanılabilecek LastPass gibi şifre hatırlayıcı ve bu şifreleri gönül rahatlığı ile güvende tutmanıza yardımcı olacak uygulamalar akla geliyor.

Size biraz Lastpass‘ten bahsetmek istiyorum. Lastpass, bulut tabanlı şifre yönetim servisleri, kullanıcıların parolalarını sunucuda şifreleyip saklayarak istedikleri zaman bu parolalara ulaşmalarını sağlayan, çeşitli platform ve tarayıcılar için eklentileri ve uygulamaları bulunan güvenlik ekipmanlarıdır da denilebilir. Biliyoruz ki herkes zor ve tahmin edilemez parolalar oluşturmak ister. Bu platform bunu size sağlamanın yanında; kullanıcılara bu platform üzerinde diledikleri kadar parolayı güven içinde saklama imkanı da sunar. Sunduğu imkanlar bunlarla  da kalmaz. Platformda güçlü parola analizi de yapabilirsiniz.

Ve yine diyoruz ki: “Evet sosyal medya ve dijital ağlar hayatımızın uzunca bir süredir yadsınamaz bir parçası!” Hayatlarımızın büyük bir bölümünü ayırdığımız, bize evimizde rahat koltuğumuzdan tüm dünyaya ulaşabilme olanağı sağlayan bu platformlar gündelik akışı kolaylaştırırken aynı zamanda bize keyifli zamanlar geçirmemizde ya da işletmemizi ileriye taşımamızda yardımcı oluyor. Fakat sosyal medya hesaplarımızı bilinçli yönetmek ve güvenliklerini maksimize etmek de bizim elimizde. Bizim size önerimiz; Kapılarınızı doğru anahtarlar ile kilitli tutmanız, ve her kapıyı çalana kapılarınızı açmamanız yönünde!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir